“Vatan” deyince gerisini unutuveren bir delikanlı

25 Ekim Cuma Hutbesi Tğrkiye geneli bütün camilerde aynı konu işlendi. Diyanet İşleri Başkanlığının vaizlerince kaleme alınan hutbenin konusu “Vatan” deyince gerisini unutuveren bir delikanlı olarak adlandırılan Mehmetçik oldu. Diyanet işleri Başkanlığının Türkiye geneli olarak bütün camilerde okutulan hutbenin içeriğine dokunmadan aynen yayınlıyoruz. İşte Diyanet İşleri Başkanlığının 25 Ekim tarihli hutbesi şöyle:
Aziz Kardeşlerim!
Bu mübarek saatte, bu icabet ve bereket vaktinde bir
tanıdığımdan bahsedeceğim size. “Vatan” deyince gerisini
unutuveren bir delikanlıdan…
Siz de bileceksiniz; adını Fahr-i Kâinat’ın adıyla
anıp “Mehmetçik” dediğimiz kahramandır o… Bazılarınız
onu tarih sayfalarından tanırsınız. Güçlü, atılgan, zeki,
becerikli ve gözü pekti. Daima ön safta olmak isterdi.
Durmazdı, durmak nedir bilmezdi. Cepheden cepheye
koşarken arkasında bazen bir bacağını, bazen bir kolunu,
bazen bir gözünü bırakır, ama vatan sevgisini daima
ileride, en önde tutardı. “Vatan sağ olsun!” derdi, “Yeter
ki vatan sağ olsun!”
Kıymetli Müslümanlar!
Peygamberimiz buyuruyor ki, “Allah, sadece kendi
yolunda cihad etmek ve kelime-i tevhidi doğrulamak
üzere sefere çıkan kimseyi cennete sokmaya veya
çıktığı evine sevap ve ganimet ile döndürmeye kefil
olmuştur.”1 Mehmetçiğimiz bu muştuyla yine yürüdü.
Mevsimlerden en çok baharı, aylardan en ziyade
Ağustos’u severdi ama şu Ekim günlerinde de yürüdü.
Terörden bunalanlara barış, huzuru kaçırılanlara huzur,
yüreği tutuşanlara serinlik dağıtmak üzere…
Barış Pınarı dedi yürüyüşünün adına. Yanında da
arkadaşları, eşten dosttan tanışları, kardeşleri…
Kimimizin evladı, kimimizin kardeşi… Bizim
çocuklarımız, hepimizin ciğerpareleri…
Aziz Müminler!
Mehmetçik, geceleri gündüze, gündüzleri geceye
sığdırmak için zamanı ve mekânı unutmuş koşuyor…
Mehmetçik, teriyle ve kanıyla dünya tarihini yeniden
yazıyor. Onun koruduğu sınırlarımızda, yalnızca
ülkemizin değil, bütün insanlığın kaderi hercü mercden
kurtuluyor.
Bu öyle bir insanlık mücadelesi ki, “Gevşemeyin,
üzülmeyin. Eğer iman etmişseniz üstün olan
sizlersiniz.”2 buyuran Yüce Kitabımız, barış yolunda
kahraman ordumuza umut oluyor. Bu öyle bir iman ve
vatan aşkı ki, Kur’an bu aşkla toprağa düşen canları şöyle
anlatıyor: “Allah yolunda öldürülenleri sakın ölü
sanmayın. Bilâkis onlar diridirler; Allah’ın lütuf ve
kereminden kendilerine verdikleri ile sevinçli bir hâlde
Rableri yanında rızıklara mazhar olmaktadırlar.”3
Değerli Kardeşlerim!
Hiç şüpheniz olmasın ki, Cenâb-ı Hakk’ın
yardımıyla, hainlerin oyunları bozulacak, zalimlerin
tuzakları ayaklarına, hileleri başlarına dolanacaktır.
Mehmetçik siperleri tuttukça, bütün düşmanlarımızın da,
onların içimize saldıkları zavallıların da hayalleri
hakikatlerimize; tuzakları imanımıza çarpacak,
kışkırttıkları terör selinin içinde kendileri boğulacaktır.
Ordumuz barış uğruna ilerledikçe, ay yıldızlı bayrağımızın
gölgesinde masumlar, kadınlar, çocuklar güven ve huzura
kavuşacaktır.
Aziz Müminler!
Mehmetçik ki, bir sancağın gölgesinde, alnında
yıldızlar parlayan cevherimiz, hazinemizdir… Mehmetçik
ki, vatan, bayrak, millet ve devlet uğruna tek yürek olan
kahramanlık destanımızdır… Mehmetçik, dünyanın iyiliği
için cephede, insanlık adına siperdedir. Ve onlar omuz
omuza, sırt sırtayken; mazlumların ve hakları ellerinden
alınanların imdadına koşarken yerde ve gökte, uzakta ve
yakında bütün dualarımız onlaradır, onlar içindir. Teri
damladığında merhamet, kanı döküldüğünde rahmet olsun
diye… Onlar içindir Fetihler, Fatihalar, Yasinler… Ve
âminler onlar içindir…
Âmin! Ey varlığın Aziz ve Kerîm olan Rabbi! Ey
âlemlerin Rahman ve Rahim olan Rabbi!.. Yücelerden
yüce olan bâbına geldik, rahmetini istemeye cenâbına
geldik. Adını andık ve huzuruna durduk. Askerimiz için
yardım diliyor, ordumuza zafer istiyoruz. Canlarını koru
meşakkatten, afetten; bedenlerini koru yorgunluktan ve
gafletten…
Ey dünyada orduları celal ile var eden var, ey
ahirette şehitlere cemalini ihsan eden Allah’ım! Varlığına
inandık, birliğine inandık; Sana sığındık ve Sana
güvendik. Gayrı, İslam ümmetini birbiriyle sınandırma
İlahi, fitne ateşinde masumları yandırma İlahi. Terör
elindeki mazlumları kurtar karanlık düşüncelerden,
uyandır gaflettekileri sabahı olmayan gecelerden… Bu
yolda dostlarımızı yerindirme, düşmanları sevindirme.
Rahmetini kesme kahraman ordumuzdan, bereketini alma
cennet yurdumuzdan. Tasasını çektiklerimizden emin eyle
bizleri; karanlık yollarda rehber-i din eyle bizleri.
Hezimete uğrat terörün uşaklarını ve efendilerini ve
zalimlerin kendilerine kırdır yine kendilerini.
Ey bütün noksanlardan münezzeh olan Allah’ım!
Şehitlerimize ikramını, gazilerimize dermanını eriştir.
Acısı olanların acısını dindir, umudumuzu zafere eriştir.
Duamızı Kâbe’de edilen dualara say. Rahmetini kesme
üzerimizden diye yalvarıyoruz; merhametini esirgeme
bizden diye yalvarıyoruz… Ezanımızı dindirtme ya Rab!
Vatanımızı böldürtme ya Rab! Bayrağımızı indirtme ya
Rab! Başımızı eğdirtme ya Rab; Mehmetçiklerin ayağına
taş değdirtme ya Rab! Bir an evvel zafer bulup şanla
dönsünler; en kısa zamanda huzurla dönsünler.
Devletimizi kuran, bu toprakları bize vatan kılan, şehit ve
gazilerimizin ruhları şâd olsun. Âmin, ve’l-hamdülillahi
Rabbi’l-Âlemin…

Hakkında Editör

Taraf olmayan, habercilik yapan Ekointernet Haber, bağımsız özgür, tarafsız habercilik ilkesini benimsemiş olup, hakkın ve haklının yanında yer almayı ilke edinmiştir.

Göz Atmak İster misiniz?

“Etki Ajanlığı” yasa teklifi revize edilmek üzere geri çekildi

Kamuoyunda ‘etki ajanlığı’ olarak adlandırılan, “Devletin Güvenliği veya Siyasal Yararları Aleyhine Suç İşleme” maddesi geri …

Bir yanıt yazın