Polis Nizamnamesi’nin 10 Nisan 1845’te yayımlanmasıyla temelleri atılan Türk Polis Teşkilatı, 330 bin 350 personeliyle kuruluşunun 177’nci yılını kutluyor.
Polis Nizamnamesi’nin 10 Nisan 1845’te yayımlamasıyla kurulan Türk Polis Teşkilatı, özgürlük ve güvenlik dengesi temelinde, hukuk devleti ilkeleri ve insan hakları perspektifiyle bugünün teknolojik gelişmelerini yakından takip edip dijital dönüşüm çalışmalarına hız vererek, vatandaşların can ve mal güvenliğini sağlamak için 7 gün 24 saat kararlılıkla çalışmasını sürdürüyor.
Yeni kurulan polis teşkilatının görevleri, yine aynı tarihte yayımlanan Polis Nizamnamesi’nde yer aldı.
“Zaptiye Nezareti”
Tanzimat ve ıslahat hareketleri çerçevesinde, Avrupa’daki örneklere göre bir polis teşkilatı kurulmasına yönelik atılacak adımlara, 1876’da Birinci Meşrutiyet’in ilanından sonra oluşan hükümet programında yer verildi.
Program doğrultusunda 1879’da “Zaptiye Nezareti” kuruldu.
İstanbul’a bağlı polis müdüriyeti
Emniyet Genel Müdürlüğünün bugünkü görevlerini yürüten Zaptiye Nezareti, 1909’da kaldırılarak yerine “Dahiliye Nezareti”ne bağlı ve polis işlerinin yürütülmesiyle görevli “Emniyeti Umumiye Müdürlüğü” ve İstanbul vilayetine bağlı bir polis müdüriyeti oluşturuldu.
“Dahiliye Nezareti Teşkilat Nizamnamesi”
Emniyeti Umumiye Müdürlüğünün görevi, 9 Aralık 1913’te çıkarılan “Dahiliye Nezareti Teşkilat Nizamnamesi”nde, “Memleketin emniyet ve inzibatına taalluk eden her türlü umum ve muamelatı takip ve o baptaki muhaberat ile polis teşkilat ve mekteplerini idare etmek” olarak belirlendi.
Emniyet Teşkilatı’nın ilk birimleri
Emniyeti Umumiye Müdürlüğü, başlangıçta “emniyet”, “memurin”, “levazım”, “muhasebe” ve “tahribat” şubelerinden oluştu.
İlerleyen tarihlerde bunlara “heyet-i istihbariye”, “seyrüsefer”, “ecanip” ve “takibat-ı adliye” gibi birimler eklendi.
Başkent Polis Teşkilatı, diğer illerden ayrıydı
Polis Nizamnamesi’nin, 21 Mayıs 1913’te çıkarılmasıyla polisin örgütlenmesi, görev ve yetkileri, derece, sınıf, mesleğe giriş, yükselme ve diğer tüm özlük işleri, soruşturma, yargılama, istifa, tayin, izin, cezalandırma, levazım işleri, kıyafeti ve davranış biçimleri ile polis karakolları ve görevleri yeniden düzenlendi.
Polisin, piyade, süvari ve sivil olmak üzere 3 sınıfa ayrıldığı bu nizamnamede, Başkent Polis Teşkilatı, diğer illerden ayrı düşünüldü.
İllerde polis müdürlüğü kurulacağı, liva ve kazalarda birer amirin yönetiminde yeteri kadar polis bulunduracağı belirtildi.
Teşkilatlandırma çalışmaları milletvekili Durak Bey ile başladı
Kurtuluş Savaşı’nın kazanılmasının ardından İstanbul’u da yönetimi altına alan milli hükümet, Osmanlı Devleti’nin “Emniyeti Umumiye Müdürlüğü”nü, “İstanbul Polis Müdürlüğü”ne dönüştürdü.
Böylece Mondros Mütarekesi ve Kurtuluş Savaşı koşullarının, Anadolu’da ortaya çıkardığı ikili polis sistemi teke indirgenerek, bütünlük sağlandı.
Ankara’da milli hükümetin kurulmasının ardından ise “Emniyeti Umumiye Müdürlüğü”, bir dönemde müdürlük koltuğunda da oturan Erzurum Milletvekili Mustafa Durak Bey tarafından 1920’de teşkilatlandırılmaya başlandı.
29 Ekim 1923’ten sonraki dönem
Cumhuriyet döneminde, ilk Emniyet Umum Müdürlüğünü ise 24 Ekim 1923-6 Şubat 1924 tarihlerinde İsmail Hamit Oktay yaptı.
29 Ekim 1923’te Cumhuriyet ilan edilirken; zayıf bir polis teşkilatını devralan Türkiye Cumhuriyeti, aradan geçen yıllarda sağladığı imkanlarla, ulusal ve uluslararası alanda başarılı çalışmalara imza atan Türk Polis Teşkilatı’nı oluşturmayı başardı.
330 bini aşkın personel
Türk Polis Teşkilatı, mart sonu verilerine göre, 330 bin 350 personeliyle hizmet veriyor.
Personelin 314 bin 885’i emniyet, 15 bin 465’i ise diğer hizmet sınıflarından oluşuyor.
Emniyet Teşkilatı bünyesinde 1, 2, 3 ve 4. sınıf olarak 3 bin 437 emniyet müdürü, 489 emniyet amiri, 632 başkomiser, 7 bin 333 komiser, 10 bin 853 komiser yardımcısı, 1590 kıdemli başpolis memuru, 1405 başpolis memuru, 259 bin 561 polis memuru, 29 bin 585 çarşı ve mahalle bekçisi görev yapıyor.
Personelin eğitim durumu
Teşkilatta 2 bin 384 ortaokul, 34 bin 72 lise, 71 bin 617 yüksekokul, 203 bin 304 lisans, 16 bin 457 yüksek lisans, 132 doktora eğitim seviyesinde personel çalışıyor.
Temel amacı, halkın huzur ve güvenliğini sağlamak olan Emniyet Teşkilatı, “kaliteli hizmet sunmanın nitelikli ve eğitimli insan gücüyle mümkün olduğu” bilinciyle personelin eğitimi ve gelişimine yatırım yapıyor.
Polis amiri ya da memur adaylarına, Polis Akademisi Başkanlığına bağlı Polis Amirleri Eğitimi Merkezi Müdürlüğü (PAEM), polis meslek yüksekokulları (PMYO), polis meslek eğitim merkezlerinde (POMEM) mesleki temel eğitim veriliyor.
Bakan Soylu’nun mesajı
İçişleri Bakanı Süleyman Soylu da, polislerin bu özel gününde bir mesaj yayınladı.
“O yıldız, o üniforma 177 yaşında. Cibali Karakolu, 177 yaşında” diyerek sözlerine başlayan Soylu, şöyle devam etti:
“’Polis çağırın’ dediklerinde, bir kadın KADES’e dokunduğunda koşup gelen asayiş polisi; yağmurda, karda, bayramda yol kenarında nöbet tutan trafik polisi 177 yaşında.
“Mafyalarla, çetelerle, FETÖ hainleriyle, kaçakçıyla bitmez bir hesabı olan KOM…”
Evden her çıktığında, ailesine açtığı her telefonda helallik isteyip operasyona çıkan özel harekatçılar; binbir kılığa girip aldığı istihbaratla zehir tacirlerine operasyon yapan narkotikçiler; terör örgütlerinin hücre evlerine “Bismillah” zırhıyla gözü kapalı baskın yapan TEM; mafyalarla, çetelerle, FETÖ hainleriyle, kaçakçıyla bitmez bir hesabı olan KOM; 177 yaşında.
“Kriminalciler, güvenlik daire ve göçmen kaçakçılığı polisi”
Bir saç telinden, bir damla tükürükten cinayet çözmeye çalışan kriminalciler; yasa dışı eylemlerle ifade özgürlüğü örselenmesin diye nöbet tutan güvenlik daire; yerinden yurdundan olmuş mazlumlar bir de göç yollarında vicdansızların elinde mağdur olmasın diye alın teri döken göçmen kaçakçılığı polisi…
“Terör örgütlerine kök söktüren istihbaratçılar”
Sanal alemdeki hırsızdan, arsızdan, ahlâksızdan vatandaşı, çoluk çocuğu korumak için 7/24 ekran bekleyen siber polisi; ne resimleri ne isimleri hiçbir yerde olmayan, bilinmeyen, söylenmeyen, törenlerle ödüller verilemeyen ama dünyanın en büyük terör örgütlerine ve onların dış destekçilerine kök söktüren istihbaratçılar…
“Şehitleriyle, gazileriyle Türk Polisi 177 yaşında”
Geceleri ve sokakları emanet ettiğimiz Çarşı ve Mahalle Bekçileri; binalarda, eğitim alanlarında, toplantı odalarında, mesai yapan her kademeden, her branştan çalışan; hatta hassas burunları ve sadakatleriyle uyuşturucuları, bombaları bulan özel eğitimli patili dostlarımız ve o tertemiz üniforma altında can veren bütün şehitleriyle, gazileriyle Türk Polisi 177 yaşında….177 yaşında olsa da kurulduğu günde kalmış değil.
“Dünya ölçeğinde bir emniyet teşkilatı”
Türk Polis Teşkilatı; her gün daha da gelişiyor. Beşeri ve teknik kapasitesi, teknolojisi ve yüksek kurum dünya ölçeğinde bir emniyet teşkilatı olma karakterini sürdürüyor.15 Temmuz’un tahribatını aziz milletimize hissettirmemek için mesai mefhumunu gözetmeden çalışan Türk Polisi, koronavirüs salgınından doğal afetlere kadar çok geniş bir yelpazede kamu düzenini korumak için ortaya koyduğu bu çabasını, sayılara yansıyan başarılarla taçlandırmıştır.
Olaylarda azalış
2017-2021 arasında evden hırsızlıkta yüzde 42’lik, yankesicilik ve kapkaç olaylarında yüzde 70’lik, madde bağlantılı ölümlerde yüzde 76.7’lik, 2015-2021 arasında trafik kazalarındaki can kayıplarında -artan nüfus ve araç sayısına- yüz bin nüfus başına yüzde 37.5 azalış elde etmemiz; şehirlerimizde 31 Aralık 2016’dan bugüne terör saldırısına geçit vermemiş olmamız, bu başarının somut örneklerinden sadece birkaçıdır.
2023, 2053 ve 2071 hedefi
Cumhuriyetimizin ikinci asrına başlarken bu ülkeyi bize emanet edenlere mahcup olmayacak şekilde bu yola devam edeceğimize, Sayın Cumhurbaşkanımız Recep Tayyip Erdoğan’ın milletimize yakışır bir öz güvenle ortaya koyduğu 2023, 2053 ve 2071 hedeflerine ulaşıp bu güzel emaneti layıkıyla teslim edeceğimize yürekten inanıyoruz.
“Aziz milletimizin göz bebeği…”
Bu duygu ve düşüncelerle aziz milletimizin göz bebeği olan Türk Polis Teşkilatı’nın kuruluş yıl dönümünü tebrik ediyor, tüm polis şehitlerimizi, gazilerimizi ve bu teşkilat için emek veren büyüklerimizi, rahmet ve minnetle anıyor, bütün mesai arkadaşlarımı ve ailelerini sevgi ve saygılarımla selamlıyorum.”