Rusya’nın Ankara Büyükelçisi Aleksey Yerhov, S-400 ve domates ticareti ile ilgili “İkisinin de tabiatları farklı. Rusya’nın uyguladığı çok net karantina ve gıda güvenliği kuralları mevcut” dedi.
Rusya’nın Ankara Büyükelçisi Aleksey Yerhov, Bloomberg Businessweek Türkiye dergisine konuştu.
Mülakatın ekonomik işbirliği ile ilgili bölümü şöyle:
İKİSİ DE AYRI KONULAR
Rusya ve Türkiye arasındaki sebze ticareti ile S-400 anlaşmasına ilişkin sorulan bir soruya cevap veren Yerhov, “S-400’leri domateslerden ayrı tutmak gerekiyor; doğal olarak ikisinin de tabiatları farklı.” ifadesini kullandı.
“Rusya Federasyonu’nun uyguladığı çok net karantina ve gıda güvenliği kuralları mevcut. Federal Tarım Ürünleri Denetleme Ajansı bunları çok iyi bir şekilde denetliyor. Geçmişte Türk üreticilerine yönelik gıda güvenliği ile ilgili ciddi şikayetlerimiz vardı. Bu nedenle birçok ürüne karantina normlarına uymadığı için giriş izni verilmiyordu. Bugün ilgili kurumlar karşılıklı olarak çok sıkı bir iş birliği içinde ve bu iş birliğinin sonucu olarak ciddi bir ilerleme sağlandı. Mesela bu yılın ilk beş ayında 133 parti ürün geri gönderilmiş. Geçen yılın aynı döneminde ise bu sayı 300’den fazlaydı. İyileşmeyi görüyoruz. Bu da gösteriyor ki Türkiye’deki üreticiler, ihracatçılar ve yetkili kurumlar bu konuyu ciddiye alıp çalışıyorlar. Doğru yolda olduğumuzu söyleyebilirim.”
İki tarafın kurumları arasında varılan mutabakat çerçevesinde 1 Temmuz tarihinden itibaren fumigasyon olarak tanımlanan haşereleri etkisiz hale getirmek için üretici noktasında gaz verme işleminin yapılması ardından Rusya’ya gönderilmesine başlandı.
TÜRKLER KURNAZLIK YAPIYOR
Vizeler Türkiye-Rusya ilişkilerinde önemli bir konu. Rusya tarafı bu konuda önümüzdeki dönemde bir adım atacak mı? sorusuna ise “Vizeler için Türk tarafı kurnazlık yapıyor” dedi.
“Bu konuda çalışmalarımız devam ediyor. Şunu anlamalıyız: Bu, hızlı bir şekilde çözülebilecek mesele değil. Muhtemelen bu çalışmaların ilk adımı hizmet ve hususi pasaport sahibi kişilere yönelik olacak. Diğer pasaport sahipleri için ilerleme daha sonra olacak. Ama bu konu değerlendirilirken Türk tarafının bazen kurnazlık yaptığını tespit ediyoruz. Türk tarafı her şeyi vizelerin kaldırılmasına bağlıyor. ‘Vizeler kaldırıldıktan sonra ticaret hacmi 100 milyar dolara ulaşır, Türkiye’den Rusya’ya gelen turist sayısında patlama yaşanır’ gibi beyanatlar veriliyor.
Aslında 2010 yılında vize serbestliği anlaşması imzalandı ve çoğu konuyu o anlaşmayla çözmüştük. O dönemde de çok sayıda vize verirdik. Ama bu da o kadar önemli değil. O dönemde Türkiye’den Rusya’ya gelen kişi sayısında bir artış sağlandı, ama bu artış gerçek turist sayısına yansımadı. Buradaki ziyaretler ya iş amacıyla ya da ailevi meselelerle ilgili oldu. Ticaret de adım adım gelişiyordu, ama bu sadece vizeye bağlı olarak gerçekleşmiyordu.
Göz Atmak İster misiniz?
“Etki Ajanlığı” yasa teklifi revize edilmek üzere geri çekildi
Kamuoyunda ‘etki ajanlığı’ olarak adlandırılan, “Devletin Güvenliği veya Siyasal Yararları Aleyhine Suç İşleme” maddesi geri …