Ekonomik savaşlar Merkez Bankalarının musluklarını açtı!

Küresel ekonomide artan jeopolitik riskler resesyon beklentilerini yükseltirken, bu durum merkez bankalarını daha gevşek para politikası duruşuna yönlendirdi. Analistler, eylül ayındaki FED toplantısında 25 baz puanlık faiz indirimine yüzde 60, 50 baz puanlık indirime ise yüzde 40 olasılık verirken, ticaret savaşının ortaya çıkardığı belirsizliklere cevap verildiği belirtiliyor.
ABD Başkanı Trump’ın, geçen hafta, 300 milyar dolarlık Çin ürününe yüzde 10 gümrük tarifesi uygulanacağını duyurması, söz konusu açıklamanın ardından yaşananlar ve açıklanan makroekonomik veriler global büyümeye ilişkin endişeleri arttırdı. Trump’ın kararına, yuanı son 11 yılın en düşük seviyesine çekerek cevap veren Çin, ABD tarafından “kur manipülatörü” ilan edildi. Bunun üzerine ticaret anlaşmalarında Trump için önem arz eden tarım ürünleri satışı, Çin tarafından gündeme alındı ve Çin, ABD’den tarım ürünleri alımını durdurduğunu açıkladı. Söz konusu gelişmelerin de etkisiyle pay piyasalarında önemli değer kayıpları yaşandı ve küresel büyümeye ilişkin belirsizlikler daha da arttı. Piyasalarda dikkatle izlenen göstergelerden biri olan getiri eğrisi, hafta içi yaşanan olayların ardından son 12 yılın en güçlü resesyon sinyalini verdi. ABD 10 yıllık devlet tahvili getirisi ile 3 aylık devlet tahvili faizleri arasındaki fark, hafta içinde eksi 41,23 baz puana düşerek Mart 2007’den bu yana en geniş halini aldı. Analistler, getiri eğrisinin ABD’de son 50 yılda gerçekleşen bütün krizlerden önce tersine döndüğünü ifade etti.

ABD Merkez Bankası’nın (FED) temmuzdaki toplantıda politika faizini 25 baz puan indirmesine karşın FED Başkanı Jerome Powell’ın toplantı sonrası yaptığı konuşma “şahin” olarak algılanırken, analistler, Çin ile yaşanan gelişmeler ve açıklanan makroekonomik verilerin ardından bu tutumun değişebileceğini kaydetti. St. Louis Fed Başkanı James Bullard’ın, hafta içinde “FED’in yaptığı faiz indiriminin, ticaret savaşının ortaya çıkardığı belirsizliklere cevap verdiğini, her tehdide faiz indirerek cevap veremeyeceklerini” söylemesine karşın FED’in eylül ayındaki toplantısında faiz indirimine kesin gözüyle bakılıyor. Analistler, eylül ayındaki FED toplantısında 25 baz puanlık faiz indirimine yüzde 60, 50 baz puanlık indirime ise yüzde 40 olasılık veriyor.

Hafta içi açıklanan çekirdek üretici fiyat endeksi verileri ile ABD ekonomisinde istenilen enflasyon seviyesinin gittikçe uzaklaştığını ifade eden analistler, yüzde 2,3’lük beklentiye karşın yüzde 2,1 şeklinde gerçekleşen üretici enflasyonunun FED üzerinde baskı oluşturabileceğini vurguladı.

Hakkında Editör

Taraf olmayan, habercilik yapan Ekointernet Haber, bağımsız özgür, tarafsız habercilik ilkesini benimsemiş olup, hakkın ve haklının yanında yer almayı ilke edinmiştir.

Göz Atmak İster misiniz?

“Etki Ajanlığı” yasa teklifi revize edilmek üzere geri çekildi

Kamuoyunda ‘etki ajanlığı’ olarak adlandırılan, “Devletin Güvenliği veya Siyasal Yararları Aleyhine Suç İşleme” maddesi geri …

Bir yanıt yazın