Ekointernet Haber Ulusal Haber Portalı
Ülke TV Genel Yayın Yönetmeni ve Yenişafak Gazetesi yazarı Hasan Öztürk bugünkü köşe yazısında, kendilerine ‘faşist’ diyen Demirtaş’a ses çıkarmayan İYİ Partililere seslendi ve “Proje”niz tutarsa ne olur farkında mısınız?” diye sordu.
Hasan Öztürk’ün bugünkü köşe yazısı şöyle; HDP’nin eski Eş Başkanı Demirtaş, BBC üzerinden İyi Parti’ye ateş etti. “İyi Partililer faşist” dedi. Çünkü İyi Parti’nin içinden bazı isimler HDP’lilerin Meclis’e gönderilen fezlekeleriyle ilgili, “Terör ile arasına mesafe koyamayanların fezlekelerinin kaldırılmasına tereddütsüz evet diyeceğim” dedi.
Bu cümle üzerine, “HDP’ye hakaret etmek, ayar vermeye kalkmak başka bir partinin temsilcilerinin haddi değildir” diyen de yine Demirtaş.
HDP eş Başkanı Pervin Buldan ile İyi Parti Genel Başkanı Meral Akşener’i aynı cümle içinde kullanan İstanbul Belediye Başkanı’na “Yanlış oldu” diyerek tepki gösteren İyi Partililer oldu. Onlara ayar verense yine Demirtaş. İyi Partililere “Faşist” diyen Demirtaş “ittifak” konusunda da konuştu.
Bu konuda ses çıkartan olmadı. İyi Partililer ayağa kalkmadı. Gök kubbeyi yere indirmedi. Yer yerinden oynamadı. Neden acaba?
İyi Parti lideri Meral Akşener, kendisine “Faili meçhullerden sorumlu” diyen kendi ifadesiyle “Katil demedi ama tarif etti” diyen HDP eş Başkanı Pervin Buldan ile ismini yan yana zikreden İstanbul’un Belediye Başkanı’na “Hadi oradan” demedi. Neden acaba?
Kendilerine “faşist” denen isimler çıkıp da “Ne oluyor” demedi neden acaba?
“MİLLET İTTİFAKI PROJEDİR”
“Acaba” sorularını çoğaltmak mümkün. Fakat verilecek cevaplardan birini Akşener’in Habertürk’teki konuşmasının satır arasında bulduk. “Bizim ittifakımız proje bazlı!” Yani, Millet İttifakı bir projedir. Biz söylemiyoruz ittifakın paydaşı Akşener söylüyor.
“Proje” denince aklımıza ister istemez muhalefetin başarılı ve başarısız olduğu projeleri geliyor.
Milletin doğrudan oylarıyla ilk kez seçilecek olan cumhurbaşkanlığı seçiminde Erdoğan’ın karşısına çıkartılan Ekmelettin İhsanoğlu bir projeydi ve “Ekmek için Ekmelettin” millette karşılık bulmadı. Proje çöktü!
Yine referandum sonrası ilk seçimde Cumhurbaşkanı Erdoğan’ın karşısına bu kez Abdullah Gül ismi çıkartılmak için proje çalışmaları başladı. Ve yine Gül’ün ifadesiyle, “geniş bir mutabakat sağlanamadığı için aday” olamadı. Akşener’in adaylığı Gül projesinin çökmesine neden oldu.
Bunlar Millet İttifakı ve muhalefetin çöken, tutmayan projeleri olarak tarihe geçti.
Ama mesela 7 Haziran 2015 genel seçimlerinde, CHP’nin “Her evden bir oy HDP’ye” projesi tuttu. HDP yüzde 13 oy alarak parlamentoya girdi. Proje tuttu tutmasına ama şımarıklık ve cüretkarlık onlara “O keleşi size doğrultmasını biliriz” dedirtti. Türkiye partisi olmak yerine Türkiye’nin belli bazı bölgelerinde “özerlik ilan etme” hadsizliğine kadar götürdü.
Yine, 23 Mart 2018 yerel seçimlerinde de proje devriye girdi. Özellikle İstanbul’da “proje aday”ın arkasında HDP’sinden İyi Partisi’ne, CHP’sinden Saadet’ine hepsi hizalandı, saf tuttu. Birilerinin ayakta uyumasını da fırsata çeviren projeciler projelerini hayata geçirmeyi başardı. Batı medyasının deyimiyle, “Erdoğan İstanbul’dan çıkartıldı.”
Çıkartıldı çıkartılmasına da daha belediyecilik adına hiçbir şey yapılmamışken, CHP’nin cumhurbaşkanı adayı Muharrem İnce’ye cevap yetiştiren “ajans”, “Mekanın sahibi geldi” deme cüretini göstererek “asıl projenin” işaret fişeğini ateşledi!
“İstanbul’da belediyecilik adına ne yapılıyor sorusu”nu bir İstanbullu olarak soruyorum. Abartısız söylüyorum. Hiçbir şey. Ama hiçbir şey!
Çünkü, İstanbul’a belediye başkanı olmaktan daha çok cumhurbaşkanlığına ısınan, her fırsatta Batı’ya ve Amerika’ya “Ben buradayım” diyerek göz kırpıp el kaldıran bir proje ile karşı karşıyayız.
Meral Hanım, “Biz proje bazlı birlikteyiz” diyor ya hani. Anladık ve bildik. Fakat Millet İttifakı’nın projelerinin tutması halinde bu milletin başına neler geldiğini de unutmuş olamayız.
HDP’nin 4’üncü bir parti olarak yüzde 11’in üzerinde bir oy ile parlamentoya girmesi halinde AK Parti’nin tek başına iktidar olamayacağı formülünü hayata geçirenler seçimin ertesi günü “Birlikte nasıl salladık” dediklerinde Doğu ve Güneydoğu’daki bazı il ve ilçelerimizde çukurlar kazılmış, Şanlıurfa Ceylanpınar’da 2 polisimiz şehit edilmiş, Mehmetçiğe kurşun yağdırılmaya başlanmış, Diyarbakır’da Kurşunlu Camii ateşe verilmiş, Türkiye’den toprak koparma hayalindekiler ortalığı yangın yerine çevirmişti. 700’ün üzerinde şehit o projenin yüzünden verildi. Nusaybin gibi, Diyarbakır Sur gibi kadim şehirlerimiz yerle bir edildi.
Meral hanımın “proje bazlı ittifak” olarak tanımladığı Millet İttifakı’nın proje adayı İstanbul’da koltuğa oturduğunda ilk kurduğu cümlelerden biri “İstanbul, Ankara’dan yönetilemez” cümlesiydi. Akabinde, “Yerel iktidar, merkezi iktidar” gibi tartışılmaya çok müsait cümleyi kuran da aynı proje isimdi.
Millet İttifakı’nın projeleri tutmazsa sorun yok. Tutarsa sorun çok!
En çok PKK ve yanındakilere uyan “Faşist” ifadesini bir yafta olarak İyi Partililerin boynuna asan HDP eş Başkanı Selahattin Demirtaş’a “Hadi oradan” diyemeyenlere sözümse… Size faşist diyene lâl olmanızın arkasında hangi motivasyon var bir deyiverin de biz de bilelim.
YENİŞAFAK
