ABD Başkanı Joe Biden’ın İsrail’in şiddet eylemlerini “meşru müdafaa” olarak nitelendirmesine partisindeki birçok isimden ağır eleştiriler geldi. Özellikle Alexandria Ocasio-Cortez, Marc Pocan ve Jamaal Bowman’ın açıklamaları Biden’a ağır darbe oldu.
ABD Başkanı Joe Biden’ın İsrail Başbakanı Binyamin Netanyahu ile yaptığı telefon görüşmesinde ABD’nin “İsrail’in meşru müdafaa hakkına sarsılmaz desteğini” iletmesi partisini karıştırdı. Birçok Demokrat Partili Biden’ın açıklamasını eleştirirken, ABD basınında bu durumun parti içindeki İsrail kaynaklı çatlağı daha da derinleştireceği yorumları yapıldı.
ABD Başkanı Joe Biden’ın İsrail Başbakanı Binyamin Netanyahu ile yaptığı telefon görüşmesinde ABD’nin “İsrail’in meşru müdafaa hakkına sarsılmaz desteğini” iletmesi partisini karıştırdı. Birçok Demokrat Partili Biden’ın açıklamasını eleştirirken, ABD basınında bu durumun parti içindeki İsrail kaynaklı çatlağı daha da derinleştireceği yorumları yapıldı.
Hürriyet’in haberine göre, Biden’ın açıklamasında İsrail’i eleştirmekten kaçınması dikkat çekerken, en büyük tepkiyi dile getiren de Temsilciler Meclisi’nin New Yorklu üyesi Alexandria Ocasio-Cortez oldu. Ocasio-Cortez Biden’ı “işgalcilerin tarafını tutmakla” suçladı.
Twitter’daki kişisel hesabı üzerinden, Biden’ın açıklamasının haberini alıntılayarak bir dizi paylaşımda bulunan Ocasio-Cortez şunları yazdı:
“Bağlamı ya da bu şiddet çemberini hızlandıran şeyi – yani Filistinlilerin evlerinden kovulmasından ve El Aksa’ya yapılan saldırılardan – bahsetmeyen böyle örtücü açıklamalar, Filistinlileri canavarlaştırıp, ABD’nin insan hakkı ihlalleri karşısında kafasını çevireceğine işaret ediyor. Bu çok yanlış.”
“Sadece Hamas’ın kınanması gereken eylemlerini saymak için devreye girerek ve Filistinlilerin haklarını göz ardı ederek, Biden, Filistinlilerin bu şiddet çemberini başlatan taraf olduğuna dair yanlış fikri güçlendiriyor. Bu tarafsız bir açıklama değil. Bu taraf tutmak – işgalcilerin tarafını tutmak.”
Ocasio-Cortez birkaç gün önce de İsrail’i eleştiren bir tweet paylaşmış ve “Doğu Kudüs’ün Şeyh Cerrah mahallesinin Filistinli sakinlerinin yanındayız. İsrail güçleri Ramazan ayında aileleri evlerinden zorla dışarı arıyor ve şiddet uyguluyor. Bu insanlık dışı bir durum ve ABD Filistinlilerin insan haklarının korunması için liderlik göstermeli” ifadelerini kullanmıştı.
İsrail’in eylemlerine tepki gösteren tek Demokrat milletvekili Ocasio-Cortez de değil. Birçok genç milletvekili partinin İsrail yanlısı duruşunu eleştirirken Biden yönetimi ve Kongre’deki liderler üzerindeki baskılarını da sürdürüyor.
Temsilciler Meclisi’nin Wisconsinli üyesi Mark Pocan da partisinin İsrail’le ilgili tavrını Twitter’dan eleştirdi. Pocan, “Sadece Hamas’ın ateşlediği füzeleri kınayıp İsrail’in Filistinlilere uyguladığı devlet destekli polis şiddetini göz ardı edemeyiz. Yasa dışı tahliyeler, protestocuları hedef alan şiddet dolu saldırılar ve Filistinli çocukların katledilmesi… ABD’den gönderilen yardımlar bu şiddetin finansmanı olmamalı” diye yazdı.
Bu mesaj da Ocasio-Cortez’in yanı sıra Rashida Tlaib ve Ilhan Omar gibi Müslüman Temsilciler Meclisi üyelerinin desteğini aldı.
İSRAİL YANLISI DEMOKRATLAR HALEN ETKİLİ AMA…
Bütün bunlar ABD’de Demokrat Parti’nin gelenekse İsrail yanlısı tavrının değişmekte olduğu şeklinde yorumlanıyor. Partinin üst düzey isimleri arasında halen çok sayıda İsrail yanlısı siyasetçi bulunuyor. Bunlar arasında Senato Çoğunluk Lideri Charles E. Schumer, Temsilciler Meclisi Çoğunluk Lideri Steny H. Hoyer ve Senato Dış İlişkiler Komitesi Başkanı Robert Menendez’i saymak mümkün.
Menendez de Twitter’dan bir açıklama yaparak Hamas’ı eleştirdi. Menendez, “Hamas’ın düzenlediği roket saldırıları terör eylemidir ve hiçbir ülke vatandaşlarını hedef alan böyle bir tehdide hoşgörü göstermemelidir. Bu küstah eylemler, İsraillilerin ve Filistinlilerin emniyetini ve güvenliğini tehlikeye atmaktadır” ifadelerini kullandı.
Ancak Washington Post’a konuşan Arap Amerikan Enstitüsü Başkanı James Zogby, yeni nesil Demokratların başını çektiği dalganın bugüne kadar görülmemiş bir şey olduğunu söyledi. “40 küsur yıldır tam zamanlı olarak bu işlerin içindeyim ve Filistinlilerin haklarına bu seviyede destek verildiğini ve statükonun bu kadar sorgulandığını hiç görmemiştim” diyen Zogby, Biden yönetiminin bu çatışmadan kaçınmak istediğini ancak bu noktada kaçacak yerinin olmadığını belirtti.
SEÇİM SONUÇLARI ÖNEMLİ BİR GÖSTERGE OLDU
Aslına bakılırsa Demokrat Parti’deki değişimin ayak sesleri bir önceki seçimde duyulmaya başlamıştı. Birçok yerde İsrail yanlısı duruşlarıyla bilinen kıdemli politikacılar koltuklarını değişim isteyen gençlere kaptırdı.
Örneğin Temsilciler Meclisi Dış İlişkiler Komitesinin etkili isimlerinden Eliot L. Engel’in yerine Jamaal Bowman seçildi. Engel İsrail yanlısı görüşleriyle biliniyordu. Daha önce Bowman’da okul müdürlüğü yapmış olan Bowman ise İsrail güçlerinin Filistinlilere uyguladığı şiddeti göz önüne çıkarma konusunda tereddüt etmediğini net bir biçimde ortaya koydu.
Hamas’ın roket saldırılarını kınayan Bowman, İsraillilerin Filistinlileri evlerinden atmasını ve hava saldırılarıyla karşılık vermesini de eleştirdi.
Bowman, açıklamasında, “Aileleri nesillerdir yaşadıkları evlerinden şiddet uygulayarak atmak bir barış eylemi değildir. İnsanlar dua ederken güç gösterisi yapmak barış eylemi değildir. Kutsal mekanları yerle bir etmek barış eylemi değildir. Hamas’ın roket saldırıları barış eylemi değildir. İsrail hükümetinin hava saldırıları barış eylemi değildir” ifadelerini kullandı.
SEÇMENLER DE AYNI FİKİRDE
Demokrat Parti’nin vekillerinin arasındaki bu ayrışmanın seçmen nezdinde de oldukça güçlü bir karşılığı bulunuyor. Parti seçmeni arasında yapılan anketlerde de İsrail’in eylemlerine dair şüphelerin arttığı gözlemleniyor.
Örneğin Gallup’un Mart ayında gerçekleştirdiği bir ankette, Demokrat seçmenlerin yüzde 53’ü “İsrail-Filistin çatışmasının çözümü için ABD İsrail’e daha fazla baskı uygulamalı” dedi. Aynı soru 2018’e sorulduğunda oran yüzde 43, 2011’de sorulduğunda ise yüzde 38 civarlarındaydı. Araştırma şirketinin raporunda, “Bu değişim Demokratların ABD politikasına dair bakışlarında önemli bir değişime işaret ediyor” ifadeleri kullanıldı.
Zogby ise, “Kamuoyunun İsrail-Filistin sorunundaki görüşlerinin demografik değişimini yansıtmaya başlıyor” dedi ve ekledi: “Demokrat Parti’nin tabanı Siyahları, Latin kökenlileri, gençleri ve profesyonel kadınları kapsadığından, milletvekillerinde de çeşitlenme görüyorsunuz. Anketlerdeki tavırları Beyaz orta sınıf Amerikalılardan çok farklı. Biden bu demografik ayrım yüzünden kazandı. Peki bu durum yönetim biçimini etkiliyor mu, bu sorunun sorulması gerekiyor.”
SEÇİM VAATLERİNİ HALEN YERİNE GETİRMEDİ
Demokratların Biden’ı eleştirme sebeplerinin başında Trump döneminde benimsenen bazı İsrail yanlısı politikaların geri çevrilmesindeki yavaşlık yer alıyor.
Biden seçim kampanyası sırasında fiiliyatta Doğu Kudüs, Batı Şeria ve Gazze’de yaşayan Filistinlilere konsolosluk hizmeti veren Kudüs Konsolosluğu’nun yeniden açılacağını söylemişti ancak henüz bu yönde bir adım atılmadı. Konsolosluk Trump döneminde kapatılarak faaliyetleri İsrail Büyükelçiliği’ne devredilmişti.
Trump ayrıca Filistin Kurtuluş Örgütü’nün Washington’daki diplomatik misyonunu da kapattırdı. Biden’ın buranın da yeniden açılacağı sözünü verdi ancak bu cephede de henüz bir gelişme yaşanmış değil. Dahası Biden henüz İsrail büyükelçisi atamasını da yapmadı. Bunun da Washington’ın bölgedeki gücünü azalttığı söyleniyor.
CUMHURİYETÇİLER DE BIDEN’I ELEŞTİRİYOR
Diğer yandan Cumhuriyetçiler İsrail yanlısı tavırlarını güçlendirirken Demokratları da bu konuda yetersiz kalmakla suçluyor.
Cumhuriyetçi Parti Ulusal Komitesi Başkanı Ronna McDaniel bir açıklama yayımlayarak, “Cumhuriyetçi parti kendini şiddete ve Hamas’ın roket saldırılarına karşı her türlü korumaya hakkı bulunan İsrail’İn yanındadır dedi.
McDaniel, “bu saldırıların Biden’ın zayıf liderliğinin Trump yönetiminin bölgede elde ettiği tarihi ilerlemeyi geri çevirdiğini” de belirterek, “ABD’nin İsrail’le ve Yahudi toplumuyla yan yana durması hayati önem taşımaktadır” ifadelerini kullandı.
Trump’ın Birleşmiş Milletler Büyükelçisi ve 2024 Başkanlık seçimlerinde Cumhuriyetçilerin potansiyel adaylarından biri olan Nikki Haley, Hamas’ın roketlerinin ABD Başkanı için bir sınav olduğunu ama “Biden’ın ortalıkta olmadığını” belirtti.
Marco Rubio ve James E. Risch’in başını çektiği 44 Cumhuriyetçi senatör de Biden’a İsrail’le dayanışma ve Hamas’a destek veren İran’la nükleer müzakereleri sonlandırma çağrırı yaptı.