Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan, BM Genel Kurulu’nun 77. Genel Kurulu’nda yaptığı konuşmasında “Dünya 5’ten büyüktür ve daha adil bir dünya mümkündür demeye devam edeceğiz” dedi.
Türkiye Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan, Birleşmiş Milletler (BM) Genel Kurul Salonu’nda, BM 77’inci Genel Kurulu Genel Görüşmeleri Açılışı’nda yer aldı ve Genel Kurul’a hitap etti.
Konuşmasına katılımcıları selamlayarak başlayan Erdoğan, “Dünya 5’ten büyüktür” sözünü yineleyerek şu ifadeleri kullandı:
“Dünya 5’ten büyüktür demeye devam edeceğiz”
“BM’yi daha adil bir dünya düzeni için çözümler üretebilen, tüm insanlık adına ortak iradenin vücuda getirildiği bir teşkilat olarak yapılandırmamız şarttır.
Bilhassa güvenlik konseyinin daha etkin, demokratik, şeffaf ve hesap verebilir bir yapı ve işleyişe kavuşturulması tüm insalığın barış, adalet ve refah arayışında önemli bir noktası teşkil edecektir.
Bu yöndeki ortak vazifemizi unutturmamak için ‘Dünya 5’ten büyüktür ve daha adil bir dünya mümkündür’ gerçeğinin altını her platformda en kuvvetli şekilde çizmeye demeye devam edeceğiz.”
Erdoğan’ın konuşmalarından satır başları; “Genel Kurulun ülkemiz ve tüm insanlık için hayırlı olmasını diliyorum. Koronavirüs salgınıyla uluslarası dayanışmanın önemini görmüş olduk. ‘Dönüm Noktası’ temasını son derece isabetli buluyorum.
Salgın sürecinde hiçbir ayrım gözetmeden 161 ülkeye destek sağladık. Yerli ve milli aşımız TURKOVAC’ı tüm insanlığın hizmetine sunduk. Türkiye olarak bu iradeyi salgın ve iklim değişikliği süreçleri yanında Rusya-Ukrayna savaşının sonrasında yaşananları da görüyoruz.
Bugün savaşta diyalog ve diplomasinin önemine vurgu yapıyoruz. Tarafları önce Antalya’da sonra İstanbul’da bir araya getirdik. Ukrayna tahılının Karadeniz üzerinden dünyaya ulaşmasını temin ettik.
Sevkiyatın her geçen gün ivme kazanmasını memnuniyetle izliyoruz. Bu mutabakat BM’nin son yıllarda imza attığı en büyük başarılardan biridir. Her iki tarafa da makul, adil ve uygulanabilir bir diplomatik çözümü beraber bulmamız gerekir. Daha fazla çaba gösterme sorumluluğumuzu bu savaş bir kez daha göstermiştir.
Türkiye’nin dış politka vizyonu daima barış odaklı olmuştur. Yeri geldiğinde arabulucu yeri geldiğinde yapıcı rol üstleniyoruz.”